Yaşamın frekans ayarı - Beyin dalgaları - Elif (alfa)

Maddenin özelliklerini de belirleyen titreşimler canlı organizmaların tümünde çok karmaşık ve çoğunlukla da gizemli pek çok şeyin sebebidir. Evrende her şeyin frekans dalgalarının titreşimi neticesinde oluşmakta olduğu günümüzde bilimsel bir gerçektir. Evrendeki canlı cansız her şey bu titreşimlerle bir şeyleri bir şeylere çekmekte veya itmektedir.

İnsan gündelik bilinç hallerinde,madde alemde (üst beyin) algılama yaşadığında konuşarak iletişim kurar. Yüksek frekanslı mana alemlerinde kendini bulduğunda (alt beyin) ise iletişimi gözlerle kurar. Çünkü üst beyninde "alfa(elif) frekansı" alt beyninde ise "delta frekansı" hakimdir.


İnsanın hala sırlarını tam olarak çözemediği beyin, değişik dalga boylarında titreşimler üretmektedir. Yaşadığımız her türlü duygunun ve ruh halinin bu suretle beynimizde titreşimsel bir karşılığı bulunmaktadır.


İnsan beyninin yaymış olduğu, bir voltun milyonda biri kadar düşük bir voltaja sahip bu dalgaların belirli frekanstaki titreşimleri, insanın ruhsal enerjisini (mutlu, mutsuz, sıkıntılı, stresli, huzurlu) oluşturup, onun yaşam kalitesini belirlemektedir. İnsan beyni oluşturduğu bu titreşimlerle “dua” mekanizmasını da farkında olmadan çalıştırarak bir şeyleri kendisine çekmekte veya itmektedir.


İnsanın aşık olduğu kimseyi hatırladığında veya onu  gördüğünde tir tir titremesi, sinirlendiğinde parçalamak istemesi, huzurlu olduğunda rahatlayıp kendisini kuş gibi uçabilecek derecede mutlu hissetmesi, herhangi bir işin başlangıcın da ilerde karşılaşacağı sonucun ne olacağını bilememenin yaşattığı stres ve kalp çarpıntısı..  

Yukarıdaki cümlelerin içinde saklı duyguların her birinde beynimiz, ayrı dalga boylarında titreşimler oluşturmakta ve yaşadığımız bu duygu değişimleri sırasında da her dalga boyunun salınımı, frekansı değişmektedir.

Günümüzde beyinden yayılan elektrik sinyallerini kafa tasına bağlanan alıcılarla ölçmek mümkündür. Elektro ensefalo gram (EEG) denen bir aletle ölçülen bu sinyallere doğal olarak "beyin dalgaları" deniliyor. Esas olarak tespit edilen 4 tür beyin dalgası var. bunlar delta, teta, alfa, beta dalgalarıdır.

DELTA dalgaları - (0-4  hz) - Derin uyku, dış dünyadan soyutlanmış bilinçsiz uyku, bedenin yenilenme hali..

TETA dalgaları - (4-7 hz) - Çok derin gevşeme, uykuya geçiş sırası, derin hipnoz, bilinçaltı aktivitesi, uyku ile uyanıklık hali.. 

ALFA(ELİF) dalgaları - (7-14 hz) - Fiziksel,ruhsal rahatlamış, huzurlu,oldukça gevşemiş, rahatlamış, uyanık, hafif hipnoz, huşu hali..

BETA dalgaları (14-30 hz) - Açık ve uyanık zihin, sorun çözme, aktif düşünme, günlük hayat, gergin, stresli, huzursuz haller.

Beyinde bulunan 100 milyarın üzerindeki nöron (sinir hücresi) frekans dalgaları oluşturarak bu dalgaları yaymaktadırlar. Beynimizden yayılan bu dalgalar oldukça karmaşıktır. Bu dalgaları tek tek algılayarak çözümleyip, kontrol etmek ise insan için oldukça zordur. 

Günümüz gelişen teknolojisi sayesinde, beyin dalgaları hassas bir şekilde görüntülenip, ölçülebilmekte ve gerekli müdahaleler yapılarak aşırı sinirlilik, uzun süreli stres, uyku bozuklukları gibi yaşam kalitesini bozan durumların tedavisi yapılabilmektedir. (günümüzde sıkça kullanılan anti depresan ilaçlarda bir yerde beynin yüksek frekanslardan yaydığı dalgaları düşük frekanslara çekebilmek için beyin kimyasına yapılan müdahalelerdir.)

Yalnız her dalga türü, bilinç durumunun bir aşamasıyla bağlantılıdır. Bu dalgalar arasında uyumlu, doğal, sistematik bir geçiş sağlanamadığında insan çeşitli sorunlar ile karşı karşıya kalabilmektedir. Bu yüzden geçişler küçükten- büyüğe veya büyükten küçüğe bilinçli bir sıralama takip etmeli ve geçişinin oldukça yumuşak olması gerekmektedir. 

Beynin zıt dalgalara ani geçişi, insana çeşitli sıkıntılar yaşatabilir. Örneğin, uykunun en derin yerinde “delta” dalgaları üretmekte olan beyin, bir an da gürültü ile uyanıp güne stresle başladığında “beta” dalgaları üretmeye başlar. Ve insan rahatlamak için bir fincan kahve, sigara, vb. şeyler içerek farkında olmadan beta dalgalarını bastırarak içerisine girdiği ruhsal duruma uyum sağlamaya çalışır. 

Gerektiği zamanda ise "delta" ve "teta" dalgaları beyinde oluşmazsa, kişide uykusuzluk sorunu oluşmaya başlar. Yaratıcılığımızı ve günlük hayatımızdaki performansımızı geliştirmek için ise delta dalgalarının beyinde artırılması gerekir. Çünkü İnsanın kendisini rahatlatarak stresten uzak kalıp, performansını yükseltmesi bu dalgaların artırılmasına bağlıdır. Bu yüzden her dalga kendine göre bir öneme sahip bulunmaktadır.

Beyin frekans dalgaları kişinin ruhsal durumuna göre bir oluşurlar, bir kaybolurlar. Örneğin, alfa dalgaları derin uykuda ya da aşırı heyecan durumlarında neredeyse hiç yoktur. Genellikle insanın rahat, mutlu olduğu, huzurlu durumlarda alfa dalgaları oluşmaktadır. 

Saniyede ortalama 7-14 kez salınan “alfa(elif) dalgaları” günlük performansımızı artıran, beyni stresten koruyan ve genellikle yaratıcı olmamızı sağlayan dalgalardır. Buradan da anlaşıldığı üzere alfa dalgaları insanın mutlu, huzurlu olduğu zamanlarda beyninin yaydığı dalgalardır. 

Kimi insan resim yaparken, kimisi müzik dinlerken, kimisi konuşurken, kimisi de Einstein de olduğu gibi matematik problemleri çözerken farkında olmadan beynin de bu dalgaların oluşmasına neden olur. Ve mutlu, huzurlu, stresten uzak kalitesi yüksek zaman dilimini yaşarlar. 

Alfa dalgalarının baskılanması insanda gerilim, stres oluşturmaktadır. Bu durumdan kurtulmak bilinçaltına yeni imgeler yerleştirip onu ikna edebilmek ve bu yolla bedeni tamamen rahatlatarak, saniyede 7-14 hz. arasında titreşen alfa beyin dalgalarının oluşturduğu bilinç seviyesine inmekle mümkündür.


Bunun yolu da, gündelik yaşam içerisinde, frekans ayarı yükselip “beta” frekansına geçen beyin dalgalarının, belirli zaman dilimlerinde “ibadet” denilen çalışmalarla, huşu(huzur, sakinlik) hali olan “alfa, elif” frekansına ayarlanıp, fabrika ayarlarına dönmesi ile mümkün olmaktadır.

Örneğin, bilinçli kılınan namaz sırasında ve sonrasında beyin alfa düzeyindedir. Namaz sırasında ayet anlamlarının hissedilip, yaşanmaya başlanması ile “Gündelik Bilinç Hallerinin” hakim olduğu beyindeki yoğun “beta” dalgaları yerini kişiye huzur, huşu, teslimiyet gibi kişiyi benliğinden uzaklaştırıcı halleri ortaya çıkartan alfa/
alef/elif (Allah) frekansına bırakır. “Onlar Salat (namaz)larında huşu(alfa, elif frekansı) içerisindedirler” (Mü’minun suresi/2) 

Yalnız burada dikkatin ve farkındalığın yoğun olması gerekir. Çünkü bu dalgaların oluştuğu süreç uykuyla uyanıklık arasındaki bir süreçtir. yoksa beyin dalgaları teta’ya düşer ve bu suretle insan kendinden geçerek  uyku moduna girer. Farkında olmadan ayakta uyumaya başlar.

Yorumlar

Yorum Gönder